1995 yılında, sunuculuğunu yaptığım 'ATV'de Sabah' canlı yayınları, bayram, yılbaşı ve özel eğlence programlarına ara vererek askerliğimi yaptım.
Tezkereyi alınca Show TV'de çalışmaya başladım ve 52 hafta boyunca 'On parmak, on marifet' adlı yarışma programını sundum.
Maddi tatmin, tanınmak, ünlü olmak çok güzel ama hep eksikliğini hissettiğim başka değerler de vardı. Gerçekten kalıcı bir şeyler başarmak, yaratmak isteği gibi... Sadece sunuculuğunu yapacağım bir televizyon projesi değil, içerisinde gerçek kimliğimi de bulacağım, gerçek 'Savaş'ı anlamamı ve anlatmamı sağlayacak bir yapım gibi...
Çocukluk günlerimden hatırladığım, aldığı şarapnel yaralarıyla
eli sakat kalmış dedemin hatırasına itafen 'Derinlerdeki Tarih'
belgeselini hazırlamak fikri işte böyle doğdu. 1997 yılında Çanakkale
Savaş'ı batıklarına sayısız dalış yaparak, sanki karanlıkta kalmış
bu batıklarla dedemin hikayesini de gün ışığına çıkarttım. 'Derinlerdeki
Tarih' 5 bölümlük dizi ve bir saatlik film olarak ülkemiz televizyonlarında
defalarca gösterildi ve 2000 yılında Sabah gazetesinde yazı dizisi
olarak çıktı.
2001 yılında Anzakların torunları da 'Gallipoli: History in the Depths' adıyla Avustralya SBS TV'de yayınlanan bu belgeselle Çanakkale Savaşı'na, Çanakkale gazisi hafız Hilmi Çoşkun'un torunu Savaş Karakaş'ın gözünden baktılar.
2002 yılında Granada Television tarafından çekilen 'Battlefield Detectives' - 'Savaş Alanı Dedektifleri' belgeselinde, Çanakkale Savaşı'nın İngilizler için nasıl ve neden bir mağlubiyetle sonuçlandığının ipuçlarını Çanakkale'de karada ve denizin derinliklerinde aradık. İngiltere'de Channel 5 ve Amerika'da History Channel'da yayınlanan bu belgeselin field producer - yerel yapımcılığını da üstlendim.
2003 yılında BBC tarafından çekilen 'Gallipoli: The first D-Day' adlı belgeselde yine Çanakkale'de yaptığım sualtı araştırmalarıma, batık dalışı görüntülerime ve röportajlarıma yer verildi.
Bugüne kadar Çanakkale Savaş'ıyla ilgili prestijli belgesellerde, Türk'ün Çanakkalesi'ni dünyaya hamasetten uzak, objektif ve bilimsel verilerle anlatmak için çalıştım. Bundan sonra da bu yolda devam etmek benim için büyük bir onur ve mutluluk olacaktır.
2003 yılında, 1953 yılında Çanakkale Boğaz'ında batan ve Kurtuluş Savaşı'nın en önemli meydan muharebesinin kazanıldığı Dumlupınar'ı Çanakkale ile kardeş yapan Dumlupınar Denizaltısı'nın kapsamlı bir sualtı belgeselini hazırladım. 'Son söz: Vatan Sağolsun' ve 'Dumlupınar'a Dönüş' adlı iki bölümlük Dumlupınar 50. Yıl belgeseli, 81 denizcimizin diri diri sulara gömüldüğü bu faciayla ilgili akıllarda kalan pek çok soruya da ilk kez yanıt verdi. Araştırmasını yapıp, senaryosunu yazdığım bu belgeselin ilk ateşi gönlüme 1997 yılında Çanakkale'de 'Derinlerdeki Tarih'in izlerini sürerken düşmüştü.
2001 yılında, Almanya'dan Vidicom TV'den gelen bir ekiple NDR kanalı için İzmit ve çevresinde 'Berlin - Bağdat Tren yolu' belgeseli çekimlerini yaparken gönlüme bir başka ateş düştü. 1915'te Nasmith komutasındaki İngiliz denizaltısı E11 Çanakkale'yi geçip İzmit körfezine kadar sokulmuş, yüzerek kıyıya çıkan D'Oyly Hughes da Gebze - Eskihisar viyadükünü sabote etmişti.
Alman belgeselinde sadece tren yolunun öyküsüne yer verildi. Ben de Çanakkale'yi geçemeyenlerin ve onları durduranların izlerini sürmüş, gerçek öykülerini 'Derinlerdeki Tarih - Çanakkale Geçilmez'de anlatmıştım.
Ve şimdi sıra Çanakkale'yi sessiz ve derinden geçenlerin hikayesine gelmişti...
Öncüleri AE2'ydi...
Tarihin ve denizin derinliklerinde tekrar buluşmak üzere...
Savaş Karakaş
Mart 2004 ©
Çanakkale Geçildi mi belgeselini tamamlamanın gurur ve mutluluğuyla yazıyorum. Denizin derinliklerinden Çanakkale’nin kayıp denizaltılarının hikayesini çıkardık bu seferde. Aslında onlar İstanbul’a kadar geldiler.. Sessiz ve derinden. Öncüleri AE2 idi..
BBC, ABC, Discovery Channel, National Geographic TV gibi yabancı televizyon kanalları yapımlarımızla ilgilenmeye başladı. Çalışmalarımız dünyada giderek daha fazla dikkat çekiyor:
Revealing Gallipoli (Çanakkale Geçilemedi)
The Sea Hunters (Deniz Avcıları)
Ama en önemlisi ülkemizde sadece belgesel yayınlayacak bir televizyon kanalının yayına geçmesi:
Türkiye'nin ilk yerli bilgi ve belge kanalı İz TV Digitürk 18. kanalda yayında.
Çanakkale'de ‘Derinlerdeki Tarih'e ilk dalışımızın üstünden neredeyse 10 yıl geçti. İlk belgeselimiz 2001 yılında Avustralya SBS TV'de yayınlanan en çok izlenen 50 program arasına girdi. Dumlupınar belgeselimiz Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından 2004 yılında Sedat Simavi övgü ödülüne layık görüldü. Savaşın 90. yıldönümünde Türk'ün Çanakkale'sini beş farklı ülkede gösterilen bir belgeselde 'Revealing Gallipoli - Çanakkale Geçilemedi' belgeselinde dünyaya anlattım. Çalışmalarıma, TINA (Türkiye Sualtı Arkeolojisi Vakfı) Yönetim Kurulu ve Gelibolu Tarihi Milli Parkı Danışma Kurulu üyesi olarak devam ediyorum. Yaptıklarım aslında yapmak istediklerim çok azı ve ben bundan sonra da SUDAKİ İZLER’i sürmeye devam edeceğim…
Savaş Karakaş
Mart 2006 ©
2 yıl insan hayatı için çok önemli bir zaman dilimi, hele bir de 40’ınıza merdiven dayadığınız yılları yaşıyorsanız. İz TV’nin sloganı ‘Her şey ardında bir iz bırakır.’
Kendi adıma hemen sormalıyım ‘Bizden geriye ne kaldı?’ diye..
51 bölüm Sudaki İzler yapımını gerçekleştirdik. Ve Sudaki İzler’i sürmeye devam ediyoruz.
İZ TV, Hotbird TV Ödülleri Final Gecesinde Avrupa’nın En İyi Belgesel Kanalı Seçildi. (16 Kasım 2007-Venedik)
AE2 denizaltısı üzerindeki çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Denizaltının çıkarılmasına yönelik girişimlerimiz hız kazandı.
|