1915 yılında Marmara Denizi'nde düşman denizatlılarına karşı devriye nöbeti tutan Muavenet-i Milliye 10 Mayıs'ta Çanakkale'ye çağrıldı. Gemi komutanı Kd. Yüzbaşı Ahmet Saffet'e çok gizli bir emir verilmişti. Çanakkale Savaşı'nın belki de seyrini değiştirecek gizli saldırı için artık önlerinde sadece birkaç gün vardı...
Arıburnu ve Seddülbahir cephelerinde üç aydan beri aralıksız devam eden savaşta İngiliz ve Fransızlara ait düşman donanması Türk siperlerini şiddetli top ateşleri altında bulunduruyordu. Özellikle Morto koyunda yatan iki İngiliz savaş gemisi Goliath ve Cornwallis taarruza kalkan Türk birliklerini top ateşi yağmuruna tutarak bölgeyi cehenneme çevirmekteydi. Ahmet Yüzbaşı'nın aldığı gizli emir 12-13 Mayıs gecesi bu gemilere karşı yapılacak saldırıyla ilgiliydi.
Türklerin 'Kocakarı' adını taktıkları ve savaşın başından üzerlerine ölüm yağdıran Goliath artık hedefteydi. Toplarının gürlemesinin bu saldırıyla kesilmesi umut ediliyordu.
Muavenet-i Milliye, 1909 yılında Almanya'da denize indirilmiş 765 ton kapasitesinde, 72.1 metre boyunda ve 3 adet torpido kovanı olan ufak bir muhripti. Böyle küçük bir geminin 13.000 tonluk dev bir savaş gemisini avlaması için dahiyane bir plan yapıldı. Saldırı gece yarısından biraz sonra olarak planladı. Böylece, Goliath'daki bir vardiyanın uykuya olan ihtiyacı ile diğer ayakta olan vardiyanın da uyku sersemliğinden faydalanılacaktı.
Gemiye torpido uzmanı Alman Yüzbaşı Rudolph Firle müşavir olarak verilmişti. Tüm hazırlıkların tamamlanmasının ardından 12 Mayıs gece yarısını biraz geçe, Muavenet 8 mil süratle Rumeli kıyılarına adeta sürünürcesine Boğaz dışına doğru seyretti. Bacasından dumanla birlikte kızıllık da çıkmasın diye kazanlar da söndürülmüştü. Saat 01.00'a doğru gözcüler, tam pruvada Eskihisarlık Burnu'na bordalarını vermiş iki düşman zırhlısının görüldüğünü rapor ettiler. Ayrıca iki muhrip de karakol geziyordu. O sırada birden düşman gemilerinin birinin köprü üstündeki ışıldağının parıldadığı görüldü. Gözcüler belli ki üzerine doğru gelmekte olan hayalet tekneyi fark etmişti. Muavenet gerçekten zordaydı. Kıdemli Yüzbaşı Ahmet Saffet soğukkanlılığını hiç kaybetmeden, ışıldakçısına aynı işareti vermesini söyledi: "0" (yani parola?)
Bir anlamda, soruya soruyla cevap vermek oluyordu bu! İstiyordu ki, İngilizler bir an için olsa bile şaşırsınlar, o da bir anlık tereddütten yararlanabilsin!
Dev zırhlıyla artık aralarında 300-400 metre vardı. Ahmet Yüzbaşı önce kovanlardaki üç torpidonun da gönderilmesini emretti sonra da 'Makine tam yol ileri" komutunu verdi. Muavenet hızla uzaklaşırken müthiş bir infilak sesi gecenin karanlığını yırttı. Arkasından bir daha... Sonra bir daha... Üç torpido da hedefini bulmuş, Goliath; toplam 750 mürettebatından 570'iyle birlikte Morto Koyu'nda 70 metre derinliğe gömülmüştü. The Sea Hunters - Deniz Avcıları adıyla 26 farklı dilde 241 ülkede gösterilecek belgesel için Kanadalı yapım şirketi Eco-Nova bünyesindeki dünyanın en ünlü dalgıçları ve sualtı arkeologlarıyla Goliath'a ilk dalış yapıldı. DETEK dalgıç gemisinden yapılan dalışta güvertedeki basınç odası ve gaz paneli kullanılarak satıhtan destekli helium-oksijen dalışı yapıldı. Boğaz'daki kuvvetli akıntıyı yenebilmek için dalgıçlar aşağıya DORA II dalış asansörü içerisinde indirildiler.
25 Ağustos - 10 Eylül 2005 tarihlerinde Çanakkale'de gerçekleşen ekspedisyonda, Goliath yanında İngiliz savaş gemisi Triumph da araştırıldı. Çanakkale Savaşı sırasında 25 Mayıs 1915 tarihinde Alman U21 denizaltısı tarafından Kabatepe açıklarında torpillenerek batırılan Triumph, 75 metre derinlikte yatıyor. Triumph dalışında Trimix (helyum-nitrojen-oksijen) kullanan Deniz Avcılarına normal hava ile scuba dalışı yapan Savaş Karakaş ve Enes Edis rehberlik ettiler.
|
|